Hep ile hiç bir banka oturmuş, Tanışmış, biraz susup biraz konuşmuş:
Hep
- Güçlü görünmek zorunda değilsin
Hep
- Doğruyu yapamayabilirsin
Hep
- Örnek olmak zorunda filan da değilsin
Hep
- Güzel yahut yakışıklı görünmeyebilirsin
Hep
- Gülümseyebilmek lüksünde değilsin
Hep
- Tamamlamak zorunda değilsin
Hep
- Başarmak zorunda hiç değilsin
Hiç
- Yorma yüreğini
Hiç
- Durmaksızın koşma
Hiç
- Kaygılarla telaşlanma
Hiç
- Gözyaşlarına da engel olma
Hiç
- Temiz niyetlerini unutma
Hiç
- Hedeflerine yürümeyi durdurma
Hiç
- Ümidi ve duayı bırakma
Hiiiç
- Merak etme, ruhun yolları biliyor.
